22 Aralık 2016 Perşembe

Camilla, Aeneas ve Teucer






"Çetin, acı bir savaşa giriyor Camilla,
Ey kız, boşunadır donanması bizim pusatlarımızla,
Daha değerlidir, ötekilerden bence, sonradır Diana'nın
Sevgisi buna. Birden doğmamış yüreğinde tatlılık,
Soğutmuş halkı baskı yöntemiyle kendinden.
Kovulmuş, eski Privernum ilinden bencil Metabus,
Kaçarken vuruşarak savaş içinden almış küçük
Kızını da, Camilla demiş adına, anası Casmilla
Anısına. Çıkıyordu kucağında tuttuğu kızıyla yüksek,
Doruklarına ıssız yaylımların, engelliyordu gidişini hep,
Sağından solundan atılan kargılar, dolaşıyordu,
Çevresinde uçar gibi Volks savaşçıları da.
Kaçarken kesmiş yolunu köpüren Amasenus suyu,
Bulutlardan dökülen yağmurlarla kabaran, kıyılara taşan.
Yüzerek geçecek ırmağı, üstün gelmiş babalık
Duygusu, bırakamadı kızını, düşündü çıkar yolu,
Bağladı esnek ağaç kabuklarıyla yarı yanmış
Meşeden bir kargıya ortasından sımsıkı, tuttu
Fırlatmak için güçlü eliyle, su yüzeyinden
Aşırıp karşıya kaldırdı göklere yüzünü, başladı
Yakarmaya tanrılara, salınırken elinde kargı:
"Sen ey Laton'un yüce kızı, kırlar, yalımlar egemeni,
Adıyorum sana bir baba olarak, gördüğün
Bu kızı, kulundur senin, kaçıyor tutarak
Kargılarını göklerde ilk kez, düşmandan, sensin sığınağı,
Güvenilmez esen yellere, sen ol koruyanı."

Bunları söyledi, döndürdü vargücüyle fırlattı kargıyı,
Sesler yükseldi çalkanan sularından ırmağın, mutsuz
Camilla görünmez oldu sularda, tınlayan kargıyla
Sıkıştırınca Metabus'u büyük bir kalabalık, attı,
Kendini sulara, geçti karşıya esenlikle, buldu
Diana'nın armağanı kargıyı hızla, çayırdı. Çıkardı.
Yanaştırmamış onu kimse evine, sularla evrili
Sokmamış, alışkındı yabanlığa girmezdi buyruğa,
Dağlarda, kırlarda yaşamayı severdi çobanlar gibi.
Orada, dikenli çalılar arasında, ürkünç bir inde,
Beslerdi kızını, bir yaban kısrağının memelerinden
Yumuşacık dudaklarına parmaklarıyla sağdığı bol sütle.

Gelince çocuk, izlerini sürerek ayaklarını toprağa
Basacak çağa, sivri bir akrgı verdi küçücük
Eline, bir de yayla okluk asarak omuzuna.
Altın düğmeli saçları, sırtında uzun üstlük
Arslan gönünden, başından arkaya sarkan sallanan
Sallardı küçücük ellerinde kargıları, fırlatmaya
Döndürerek başının çevresinde sapanı. Vurdu Stryman
Kıyısından gelen bir turnayı, ak kuğuyu
Tyrrhen illerinden nice analar gelin almak
İçin yakardılar. Adamış kendini yalnız Diana'ya,
Dokunulmaz kızlığına, pusatlarıyla, sevgiyle sonsuza dek,
Böyle bağlanmasın isterdim orduya, savaşmaya,
Teucerlere saldırmaya, kalsın o da kadın arkadaşların
Arasında, biricik gücendiğim, bağlandığım olsun,
Yazık! Ters bir yazgıdır onu yöneten,
Ey nympha gökten in, dolaş Latin ülkesini
Uğursuz bir savaştır orada, öfkeyle sürdürülen
Al pusatlarını, çıkar okluğundan öcün okunu,
Kim olursa olsun kutsal gövdesini delen,
Yaralayan Troyalı, Latin ödesin kanıyla bana,
Yaptığını. Götürürüm bulut içinde düşkün gövdesini,
Ilgarlanmayan pusatlarını, gömerim toprağa yurdunda."


Tanrıça Diana (Artemis yani Ertemi)  Opis'e Amazon Camilla'nın hikayesini anlatırken....
AENEAS - VERGILIUS



Camilla Arruns tarafından öldürülürken
Ek bilgi Mehmet Turgay Kürüm'den: 
"Elinde tuttuğu yay da bugün Hun yayı diye bilinen tersinden kurulu yaydır. 
Diğer milletler yayı böyle kurmazlar."






Virgil Camilla'nın çok hızlı olduğunu, ayakları ıslanmadan denizin üzerinden, ekinlerin boyunlarını bükmeden tarlalardan geçtiğini yazar.  Camilla, Aeneas ve Troyalılara karşı, müttefiki Rutullerin (Rutulian) kralı Turnus'a yardım eder. Turnus Latin kralın kızı Lavinia ile evlenecektir, lakin Lavinia Troyalıların gelmesiyle prens Aeneas'a söz verilir. Turnus ile Aeneas arasında savaş başlar. Onların savaşı Ektor ile Achilles arasında geçen dövüşe benzetilir, ama bu sefer düelloyu Troyalı Aeneas kazanır.  Aeneas'ın karşısında bu sefer Camilla vardır. Camilla savaş meydanında biran için dikkati dağılır ve Troya müttefiki ve okçu olan Arruns onu yakalar, göğsüne kılıcını saplayarak öldürür. Diana'nın yardımcısı Opis onun intikamını alır ve Arruns'u köle yapar. Aeneas ise barış zamanında Lavinia ile evlenir ve kralların soyunu yaratır, ki bunların içinde Roma'nın kurucusu Romulus ve Julius Caesar da vardır. Caesar (Jül Sezar) Aeneas'ın oğlu Ascanius'un (AS-KAN) [ya da Iulus (İL-US ya da ULU+S)] soyundandır. Ascanius Alba Longa şehrinin kurucusudur.




Virgil kitabında KISRAK SÜTÜ nün geçtiği tek mısradır. Buna rağmen Latinler Kısrak Sütü içmez!...
Moğollar da bu dönemde buralarda gezmediği için Türklerden öğrenilen bir gelenektir Kımız....
TEUCER = TÜRKERLER = TROYALILAR
TYRRHENLİLER = ETRÜSKLER


"His daughter too in tangled woods he bred: a brood-mare from the milk of her fierce breast suckled the child, 
and to its tender lips"... (Vergilius- Aeneid, book 11:557)


Aeneas, babası Anchises omzunda, oğlu Ascanius'un elini tutuyor.
"Gens Augusta" altarından detay / Kartaca, MS 14  Roma dönemi / Bardo Müzesi




Poseidon keskin gözüyle görmeseydi olup biteni,
Aeneas saldırıp taşla vuracaktı
tolgasından ya da kalkanından Achilleus'u
kalkanla tolga koruyacaktı kara ölümden
o da kılıcıyla saldırıp alacaktı Aeneas'ın canını.
Yeri sarsan tanrı seslendi ölümsüz tanrılara:
"Çok acıyorum ulu yürekli Aeneas'a, çok,
Peleusoğlu'na yenilip inecek Hades'e
Okçu Apollo'un sözlerine kandı, aptal,
ama Apollon onu kara ölümden koruyamaz ki,
Hem neden acılar çeksin şimdi bu suçsuz adam,
başkalarının derdi yüzünden boşu boşuna
armağanlarıyla gönlünü hoş ederdi o,
engin gökte oturan tanrıların.
Haydi onu biz kurtaralım bari ölümden.
Achilleus öldürürse bu adamı
öfkelenir Kronosoğlu bile,
kaderi kurtulmaktır Aeneas'ın
tohum ekmeden, iz bırakmadan ölmemeli
yok olmamalı Dardanos Soyu
ölümlü kadınların verdiği çocuklar arasında
Kronosoğlu Dardanos'u severdi en çok
İğreniyordu artık Priamos'un soyundan
Güçlü Aeneas kral olacak Troyalılara
kral olacak çocuklarının çocukları...

İlyada 20:290




Aeneas: Tanrıça Afrodit ile Troyalı prens Ankhises'in (Anchises) oğludur. Troya kral soyunun ilk atası Zeus ile Elektra'nın oğlu Dardanos'tur. Troya'nın kurucusu Tros ile kral soyu iki dala ayrılır: İlios (İlus) ile Assarakos (Assaracus), İlios'un torunu olan Priamos Troya kralı, Assarakos'tan üreme Ankhises ise Dardanie şehrinin yöneticisidir. Ankhises ile Priamos ve Hektor ile Aeneas aynı kuşaktan amcaoğullarıdır. Ama Aeneas'ın Priamos oğullarından üstünlüğü bir tanrıçanın oğlu olmasından gelir. (Azra Erat- Mitoloji Sözlüğü)


Teucer: Nehir tanrısı Scamander ile Idaea nymph'in oğlu, Troya kral soyunun atasıdır. Teucer'un  (bazı kayıtlarda Teukros olarak geçer!) oğlu yoktur, halkını koruyacak bir varis arar. Dardanos'u konuk eder ve kızı Batieia ile evlendirip tahtını ona bırakır. Başka bir anlatımda ise (Phanodemos of Athens - 325) , Ata Teucer Dardanos'un kızıyla evlenir ve Dardanos'tan sonra bölgenin kralı olur. Kral Teucer tarafından kurulan şehir Teucria olarak isimlendirilir ve bölge halkı Teucrianlar olarak anılır. Dardanos'un gelmesiyle Dardania , daha sonra da Troad olur. Ama halk Teucrian adından hiç vazgeçmemiştir. Troya, İlium ve Pergamum olarak ta bilinir. Teucrian ise aslında Teucer olarak kayıtlara geçmiştir. Teucer 3000 yıl önceki söyleniş şeklidir. Bugün bunu Türker olarak söylüyoruz. Hatta 1000 yıl önce bile Tyker olarak yazılan ve Viking Erik ile maceralara katılan bir Türker vardır... Bilmem anlatabildim mi?.. 





SOY AĞACI:
*SKAMANDROS'un (yani SAKA) oğlu TEUCER (TÜRKER)/ Troya'yı kuran.
*TEUCER kızı BATİEA DARDANUS ile evlenir. Çocukları ERİCHTHONİUS VE İLUS.
*ERİCHTHONİUS'un oğlu TROS.
*TROS'un oğulları ILUS ve ASSARACUS ile kızı GANYMEDE.
*ILUS'un oğlu LAOMEDON ve kızı THEMİSTE. - ASSARACUS'un oğlu CAPYS.
*CAPYS ile THEMİSTE evlenir - oğulları ANCHISES+ VENUS ile evlenir ve AENEAS doğar.
*LAOMEDON'un oğlu PRİAM ve kızı HESİONE. PRİAM= HEKTOR (EKTOR) , PARİS (ELAKSNTRE) . HESİONE ve oğlu TEUCER / bu TEUCER, kanından olan Troyalılara karşı savaşır ve Kıbrıs'ta Salamis şehrini kurar. Onun soyundan gelenlerde Mersin Olba'yı kurmuştur. Olba kraliçesi ABA onun soyundandır. Buradaki soya da TOKRİD derler.



DARDANOS - TARKANOS - TARQUİN
DARDAN - TARKAN









Neresinden bakarsanız bakın, Türk var....
SB