9 Mart 2016 Çarşamba

Atalanta - Polyksena - Amazon - Alp Kadınlarımız








Atalanta ve Peleus 
Pelias'ın "cenaze oyunları" da güreşir.
MÖ.500–490
Staatliche Antikensammlungen Munich




* ATALANTA, (Atalante) Arkadya (ya da Boiotia) bölgelerinde ARTEMİS'i (ERTEMİ) simgeleyen bir avcı kız. ARKAS'ın torunu, LYKURGOS'un oğlu olan babası İasos'un erkek çocuğu olsun istermiş, kızı olunca dağa bırakmış. Atalante'yi dişi bir ayı emzirmiş, sonra da avcılar büyütmüş ve yaman bir avcı olarak yetişmiş. Koşuda kimse onu geçemezmiş. Bakire kalmak istediği içinde taliplerini kendisiyle koşuda yarışmaya zorlar, hepsini geçer sonra da kargısıyla öldürürmüş.



ER+TEMİ



* PELEUS, Aiakos'un oğlu, Telemon'un kardeşi ve Akhilleus'un (Aşil) da babasıdır. Akastos'un arkadaşıdır, lakin karısına tutulunca Akastos onu kendi eliyle öldürmek istemez ve vahşi hayvanlara yem olsun diye dağ başına silahsız olarak bırakır. Peleus'u at adam Kheiron kurtarır, öfkelidir ve Akastos ile eşini öldürür. Akastos'un oğulları da onu İstanköy'e sürer.

(Telemon aynı zamanda Priamos'un eniştesidir, kızkardeşi ile evlidir ve Troyalılara karşı Akhaların yanında savaşan Teucer'un da babasıdır. Savaştan sonra KKTC-Salamis'i kurmuş, soyundan gelenlerde Mersin Olba'yı kurmuştur.)



* PELİAS, Jason'un üvey amcasıdır. Ondan kurtulmak ister ve onu Altın Post'u getirmesi için Kolkhis'e gönderir. Jason Medea ile birlikte geri dönünce, büyücü prenses Pelias'ın kızlarını kandırır. Pelias'ı kesip kazana atarlarsa babaları güya gençleşecektir. Pelias'ın ölümünden sonra kral olan oğlu Akastos, Jason'u ve Medea'yı ülkesinden sürer.

kaynak: Mitoloji Sözlüğü-Azra Erat.



* LYKURGOS, adı da yabancı değil, "Yasa Koyucu" Sparta kurucusunun adı da Lykurgos'tur (MÖ.900-800, gerçi Thales'le (MÖ 624-MÖ 546) arkadaş olduğu da söyleniyor!). Spartalıların kadın-erkek demeden toplumun eşit olduğunu gösteren yasaları uygulamıştır. Spartalı kadınlar da askeri eğitimden geçer, spor faaliyetlerinde bulunur, hatta evlenecekleri erkeğin kendilerini spor yarışmalarında (güreş dahil) yenmelerini isterlermiş. Lykurgos'un, Troyalıların yanında savaşan Amazonların hikayelerinden etkilenip bu yasaları getirdiği de söylenir.

Spartalı Lykurgos, detaylı:


Spartalı Koşan Kız, y.MÖ.520
Spartalı Helen ile Troyalı Paris
Jacques-Louis David,1788
Louvre Museum












Troyalı Polyksena'nın kurban edilişi
Etruria'da bulunmuş vazodan detay, MÖ.570
British Müzesi



Neuptolemos, babası Achilleus'un (Aşil) mezarı başında Polyksena'nın boğazını keserek kurban ediyor. Kanını Aşil'in mezarına akıtıyor. Prensesi taşıyan savaşçılar Amphilokhos, Antiphates ve Oileus'un oğlu Ajax. Neoptolemus'un arkasında Diomedes ve Nestor var. En sağdaki ise Phoenix.













Bir Hellen erkeği, Amazonun saçını çekerken
Phidias'ın yaptığı Athena Heykelinin kalkanından
Savaş sahnesi-MS.2.yy Roma kopyası
Arkeoloji Müzesi Pire






ESKİ YUNAN’IN ÇİLEKEŞ KADINLARI 
ANTİK YUNAN TRAGEDYALARININ GİZLİ KAHRAMANLARI










Gorgo'lar Amazonlar gibi savaşçı bir soy, Atlant'lara (Atlantis) yakın bir uzak ülkede oturur....





Acaba ATALANTA ile ATALANTİS arasında bağ var mıdır?


Examination of the legend of Atlantis in reference 
to Protohistoric communication with America 
Hyde Clarke (Royal Historical Society)(book)











Çağırdılar. Beyrek geldi. Banu Çiçek yaşmaklandı, haber sordu: «Yiğit, gelişin nerden?» Beyrek: «îç Oğuzdan» dedi, «İç Oğuzda kimin nesisin?» «Pay Püre Bey oğlu Bamsı Beyrek dedikleri benim»

Kız: «Peki ya ne yapmaya geldin yiğit?» dedi.


Beyrek de: «Pay Piçen Beyin bir kızı varmış, onu görmeğe geldim» dedi.


Kız: «O öyle insan değildir ki sana görünsün, amma ben Banu Çiçeğin dadısıyım, gel şimdi seninle ava çıkalım, eğer senin atın benim atımı geçerse onun atını da geçersin, hem seninle ok atalım, beni geçersen onu da geçersin ve hem seninle güreşelim, beni yenersen onu da yener- sin» dedi. Beyrek kabul etti! «Pekâlâ, hemen atına bin.»


İkisi atlandılar, meydana çıktılar. At teptiler, Beyreğin atı kızın atını geçti. Ok attılar, Beyrek kızın okunu geride bıraktı. Kız: «Bre yiğit benim atımı kimsenin geçtiği yok, okumu kimsenin geride bıraktığı yok, şimdi gel seninle güreş tutalım» dedi.


Beyrek hemen attan indi. Kavuştular, iki pehlivan olup birbirine sarmaştılar. Beyrek kaldırır kızı yere vurmak ister, kız kaldırır Beyreği yere vurmak ister. Beyrek bunaldı.


«Bu kıza yenilecek olursam, kudretli Oğuz içinde başıma kakınç, yüzüme tokuç ( Anadolu’da, çamaşır yıkamak için yapılan ağaçtan yontma bir âlet; tokaç) ederler» diye düşündü. Canını dişine taktı geldi, kavradı kızı sarmaya aldı, memesinden tuttu. Kızı koçundu. Bu sefer Beyrek kızın ince beline girdi, çengele aldı, arkası üzerine yere yıktı. Kız o zaman: «Yiğit, Pay Piçe- nin kızı Banu Çiçek benim» dedi. Beyrek üç öptü bir dişledi...link















link


TAYYAR RAHMİYE


Osmaniye'nin Kaziyeler köyünden olan Rahmiye Fransızlara karşı 9, Tümenin yaptığı mücadeleye müfrezesiyle katılmıştır, Temmuz 1920'de Fransızlara karşı harekete geçildiği sırada askerlerde bir duraksama olunca "Ben kadın olduğum halde ayakta duruyorum da, siz erkek olarak yerlerde sürünmekten utanmıyor musunuz?" demiş, aynı muharebe sırasında ateş hattında kalan iki arkadaşını korumak için İleriye atıldığında şehit düşmüştür.


Rahmiye'nin Ağıdı
Temmuzun sarı sıcağı Yaktı
köşeyi bucağı Zalim
düşman talan etti,
Söndürdü nice ocağı
Rahime otuz yaşında Yan giyer
fesi başında Arkadaşı çetelerle
Gezer düşmanın peşinde
Çeteler düşmana hücum, Anam,
babam, kardeş, bacım Ben bu
uğurda ölürsem Kalmasın
düşmanda öcüm
Öğlen, ikindi arası
Düşman üstüne varası
Rahime'yi şehit ettik
Alnında kurşun yarası
Çeteler içinde şanlı Yüzü
nokta nokta benli Yurdu
için şehit düştü Yerde yatar
ala kanlı


Emekli Öğ. Mehmet Yavuz.
A. Neşet Dincer: Rahime Onbaşı, SF. 43.




















Alp Kadınları ; fedakâr, iffetli, saygın, erkeğin sadık dostu, erkeklerle bizzat savaşan, dövüşen, yarışan, güreş tutan, avcı, akıncı bir kahramandır; “ALP”tır, ve Türk Kültüründe ve tarihinde sayısızca ALP KADINLARIMIZ vardır. 
(diğer milletlere nazaran) 
SB